İlişkilere ciddi yaklaşan kazanıyor

”Tanışma Stili” araştırmasına göre, ilk mesajda ciddi ve özenli yazanların, karşı tarafı etkileme şansı artıyor.

90’lı yılların chat modasında öne çıkan slm, mrb gibi kısaltmalar samimiyetsiz bulunurken, konuşmada ‘ışık’ olduğunu düşünenler, yüz yüze görüşmek için fazla vakit kaybetmek istemiyor.

Her gün binlerce eşleşmenin gerçekleştiği platformun anketine katılan üyeler, hangi mesajlardan etkilendikleri ve yüz yüze görüşme için nasıl karar verdikleri konusunda deneyimlerini paylaşırken, en başarılı tanışma cümleleri ve yaklaşımlar da ortaya çıkmış oldu.

İlk mesajda karar verenler çoğunlukta

İlk adımı atmak her zaman zordur, bunu herkes kabul ediyor. Ancak karşıdaki kişiyi etkilemek adına yapılan ‘olmadık şaka’lar, kendini olduğundan farklı biri gibi gösterme çabaları, kişiye özel yazılmadığı belli olan giriş cümleleri baştan kaybedilmesine neden oluyor.

Kaba sözler kullananlar karşı tarafta hayal kırıklığı yaratırken, sohbetin başlamadan bitmesine neden oluyor. Yüzde 20’lik bir kızım ise, esprili bir girişin daha etkili olduğunu düşünüyor. Özellikle profilinde eğlenceli yazı, fotoğraf, karikatür vb. olanlar, karşı taraftan bu paylaşımlarına yönelik bir mesaj geldiğinde, frekanslarının tuttuğuna inanıyor. İlk mesaja bakarak yorum çıkarmayı ön yargılı bulanların oranı da hiç de az değil. Kullanıcıların yüzde 30’u ilk mesajdan değil, konuşmanın gidişatından etkilendiklerini söylüyor. İlk anda daha genel konuşmaların yapıldığını belirten üyeler, sohbet ilerlediği takdirde karşıdaki kişiyi tanıma fırsatı yakaladıklarını düşünüyor.

Yazışmalar görüşmeye dönüşüyor

İlk cümleden etkilendiniz, konuşma oldukça keyifli gidiyor. Bu durumda hemen yüz yüze görüşmek mi istersiniz, yoksa ‘biraz daha’ tanımak mı? Yazışmalarının görüşmeye dönüş oranı yüzde 20. Bu oran online dünya için oldukça yüksek. Üstelik, aynı ay içerisinde yazışılan 10 kişiden ikisi ile yüz yüze görüşülmesi, offline hayata uygun ve samimi bir tabloyu ortaya çıkarıyor.

Üyelerin yüz yüze görüşmeden önce, yazışarak geçirmek istedikleri süre farklılık gösteriyor. İlk anda güzel giden yazışmaların, ortak ilgi alanları ortaya çıkmadıkça yavaş yavaş azaldığını söyleyen üyeler, ‘bir anlık paylaşımmış’ diyerek konuyu uzatmak istemiyor. Yazışmalar uzadıkça iki tarafın da birbirine umut bağladığını ve yüz yüze görüşmede karşı taraf beklenildiği gibi çıkmazsa hayal kırıklığı yaşandığını anlatan Siberalem üyeleri ise, konuşmada ‘ışık’ yakalandığı an bir randevu ayarlamaktan yana. Online dünyanın tüm sırlarını bilenlerse, görüşmeden önce karşı tarafın sosyal medya hesaplarını didik didik ediyor! Karşı tarafın yazdıkları ile sosyal medya hesapları tutarlıysa ve bu ağlarda iyi bir imajı varsa, görüşmenin dışarıya taşınacağı fikri oluşuyor.

İlk adımda ne uzun ne de kısa!

Üyelerin bir kısmı ilk mesajın ciddi olması gerektiğini düşünürken, esprili bir girişten etkilenenlerin sayısı da az değil. Peki, bu durumda hangisi doğru? Aslında hepsi! İlk adımı atacak kişinin yapması gereken, mesaj atacağı kişinin profilini iyi analiz etmek. Fotoğrafın çekildiği yer hakkında sohbet, fotoğraftaki içeceğin özel tarifi ya da herhangi bir detayı yakalamak, karşı tarafı etkiliyor.

Ne konuşulduğu kadar, nasıl konuşulduğu da çok önemli. 90’lı yıllarda esen chat modasında kullanılan, ‘slm, mrb’ gibi kısaltmalar, Siberalem üyeleri arasında en sevilmeyen ve samimiyetsiz bulunan girişlerin başını çekiyor. Ancak kısaltma sevilmemesi, uzun girişlerden hoşlanıldığı anlamına gelmiyor. Üyeler, hayat hikayesini içeren uzun mesajların puan kaybettirdiğini, detayların daha sonraya bırakılması gerektiğini düşünüyor. “Sizinle tanışmak istiyorum” da kibar değil, olumsuz algılanan bir cümle çünkü zaten tanışmak istemeyenler Siberalem platformunda yer almıyor.

KAYNAK : http://leyditurk.com/