20.04.2024 - Malatya Fırat Haber
REKLAM ALANI

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Savaşa gerek yok, gazı kessinler, 3 günde teslim oluruz

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Savaşa gerek yok, gazı kessinler, 3 günde teslim oluruz

SAVAŞA GEREK YOK, GAZI KESSİNLER ÜÇ GÜNDE TESLİM OLURUZ

BU GİDİŞLE ÇİFT HANELİ DEĞİL, ÜÇ HANELİ ENFLASYONLAR GÖRECEĞİZ

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP Malatya İl Başkanlığında gerçekleştirdiği basın toplantısında gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

AKP tipi medya özgürlüğü trol-savcı-RTÜK iş birliğiyle işliyor

Ağbaba’nın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“Dünyanın başka ülkelerindeki demokrasi durumuyla Türkiye’nin durumunu karşılaştırmak imkânsız hale geldi. Her gün yeni bir bahaneyle bir insan linç ediliyor. Tam 5 yıl önce yazdığı bir şarkı sözü nedeniyle bir sanatçı linç ediliyor. Geçtiğimiz günlerde bir televizyon kanalında söylenen bir Çerkez atasözü nedeniyle bir gazeteci tutuklanıyor. Basın özgürlüğünü geliştirdik diye basın özgürlüğü yok edildi. Yandaş kanallar pohpohlanırken Halk TV, tele 1, KRT, Fox gibi kanallar detaylı gözetime tabi tutulmuş durumda. Önce troller devreye giriyor insanları hedef gösteriyor, ardından Saray’ın savcıları devreye giriyor, insanları apar topar gözaltına aldırıp, tutuklatıyor. Ülkede Erdoğan adaleti trol-savcı iş birliği ile işliyor. Tabi birde RTÜK Başkanı var, Biliyorsunuz oda AKP’nin çift maaşlı yandaşlarından. Benim “trollerden ne eksiğim var” diyor. Bugün TELE 1 için RTÜK’ün olağanüstü toplanacağını duyduk. Buradan gelecek kararları da tahmin edebiliyoruz. Cumhuriyet ve Atatürk devrimlerinin yılmaz savunucusu Uğur Mumcu’nun ölüm yıl dönümüne denk gelmesi ayrıca dikkat çekicidir. Ne yaparlarsa yapsınlar, gazeteciler ülke gerçeğini dile getirmeye devam edecek.”

Reklam

Bu gidişle çift haneli değil, üç haneli enflasyonlar göreceğiz

“Türkiye geçmiş dönemde yaşamadığımız olayları yaşıyor. Hastaneler tıkanmış durumda, randevu alınamıyor. Yağ ve ucuz ekmek kuyrukları var. Bir fırıncı “veresiye yoktur” diye tabela asmış. Askıda ekmeği de 7 tane kalmış. Bu iktidar insanları ekmeğe muhtaç duruma getirdi. İlk kez bunların döneminde bayat ekmek kuyruğu oldu. Akşam geç saatlerde fakir fukara ekmek almaya gidiyor. Yine insanlar akşamları pazarda sebze almaya gidiyor. Kuyruk dediler, 40 yıl sonra tekrar kuyruklar başladı. O dönemlerde insanlarda para vardı, ürün yoktu; bugün ürün var, para yok. Zam gelmeyen hiçbir şey kalmadı. Yeni bir Maliye Bakanı var, “Merkez Bankasının politika faizini önemsizleştirdik” diyor. Buna mantıklı bir yanıt vermek mümkün değil. O zaman sıfır ya da yüz yap. Bugün de çıkmış “enflasyonu tek haneye indireceğiz” diyor. Şubat ayı enflasyonu Ocak’ta yapılan zamlar nedeniyle 5 ila 7 oranında artmış durumda. TÜİK çok makyajlamazsa yüzde 50’yi aşan enflasyon göreceğiz. Bırakın çift haneleri, üç haneli enflasyonlar göreceğiz. Şu an baharı yaşıyoruz.”

Savaşa gerek yok, gazı kessinler, 3 günde teslim oluruz

“Dünya bizi kıskanıyor, Almanya hasetinden çatlıyor, galaksi liderimiz var ama beğenmedikleri ülke 10 gün gaz vermeyince ülkede üretim tümden duruyor. Savaşa gerek yok, gazı kessinler, 3 günde teslim oluruz. İhracata dayalı büyüme diyen siz değil misiniz? Sanayi üretim yapmadan nasıl büyüyecek bu ülke? Yıl olmuş 2022, elektrik üretemiyoruz, bunlar elektrik araba satışları arttı diye haber yapıyorlar. Tuz Gölü’nde depolama tesisler ne iş yapıyor? Bilmiyoruz. Bu öngörüsüzlüğün sonucunda, ne yazık ki, toplu işten çıkarmalar yaşanabilir. Konutlarda kesilmesin diye, sanayide elektriği kesiyorlar. Siz bostan korkuluğu musunuz? Üç gün boyunca üretim duracak.”

Bu faturalarla esnafın ayakta kalması mümkün değil

“Konutlarda ve iş yerlerinde fiili bir elektrik kesintisi yaşanacak. Ödenen faturalar nedeniyle yakında insanlar buzdolabı çalıştıramayacak, lambayı yakamayacak. İl binamızın sadece bir katında elektrik 21 Haziran’da 536 lira gelmiş. 21 Aralık’ta 1.187 TL fatura gelmiş. Hemen bir ay sonra bugün, elektrik faturası 1.834 liraya çıkmış. Haziran’ın tam 3,5 katı fatura artmış. Bir başka örnek ise bir TEKEL bayisinden. 21 Aralık’ta 2.352 TL olan fatura 4.314 TL olmuş. İki katına çıkmış neredeyse. Kış olduğu için üstelik bayide daha az dolap çalıştırılıyor. Buna rağmen faturalar katlanmış. Bir restoranda Kasım 14.400 TL lira olan faturanın Ocak ayında 25 bin lirayı geçmesi bekleniyor. OSB’lere doğalgaz verilemediği için üretim duruyor, dükkanlarda ve konutlarda ise insanlar elektriklerini kısıyor. 2019’da ortalama bin 500 TL, 2020 yılında ortalama 2 bin TL, 2021 yılında ortalama 4 bin 250 TL gelen küçük bir esnafa, küçük bir restorana bu yıl ocak ayında tam 7 bin 316 TL elektrik faturası gelmiş. Bu, esnafın batması demek. Hem elektrik zamları, hem doğalgaz, hem de sigorta primleriyle esnafın yaşayabilmesi mümkün değil.”

Acil tedbir alınmazsa Türkiye ekonomisi çökecek

“Sanayici kesinti nedeniyle üretim yapamıyor. Esnaf fatura ve primlerden iş yapamıyor. Çiftçi de maliyetler nedeniyle ekip biçemiyor. Hükûmeti bu üçünü aynı anda başardığı için tebrik etmek lazım. AKP Genel Başkanı Erdoğan “Kurdaki rekabet gücü yatırım, üretim ve istihdamda artışa yol açar” demişti. Dediklerinin tersi oldu, Sadece “döviz kurunda köpüğü aldık” dedikleri Aralık ayında 4 bin 57 şirket kapandı. Küçük ve orta boy işletmeler; önce girdi maliyetlerine yenildi, şimdi de elektriğe ve doğalgaza gelen zamlarla bir yenilgi daha aldı. 2021 yılının genelinde; tasfiye edilen, re’sen kapatılan ve kapanan şirket sayısı 82 bin 235 oldu. Erdoğan 2022 yılı en parlak yılımız olacak diyor ama hayatın gerçekleri bizlere başka şeyler söylüyor. Merkez Bankasının yüzde 14 faizine bakmayın, Hazine yüzde 26’yla borçlanıyor. Aradaki fark davulla zurnayla eğlenen benim Malatyalı hemşerilerimin cebinden çıkıyor. Bu insanlar davul zurna çalmaya devam etsin, başına da Öznur Çalık geçsin. Yoksullaşma devam edecek, tedbir alınmazsa ekonomimiz çöküşle karşı karşıya kalacak.”

Gri pasaport soruşturması ne oldu?

“Malatya geçtiğimiz yıl iki olayla gündeme geldi. Dünyada eşi benzeri olmayan bir şekilde insan kaçakçılığı yaptılar. Ayrıca Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünde uyuşturucu yakalandı. Yerli, milli ve muhafazakâr bir yönetim altında uyuşturucu yayıldı. Zenginleri kokain, fakirleri hap içiyor. Bakanlık, valilik üç maymunu oynuyor. Sivil toplum kuruluşlarının niye sesi çıkmıyor? Uyuşturucuyla ilgili düşüncelerinizi de duymak istiyoruz. Bir gri pasaport soruşturması vardı, ne oldu? Bilen var mı? Neredeyse bir yıl olacak. Suç İşleri Bakanı “soruşturma başlattık, müfettişlerimiz görevde” diye naralar attı. Sonuç sıfır! Ceza alan var mı? Yok. Etkin soruşturma var mı? Yok. 3-5 gariban memurun görevine son verdiler. Önergelerimize soruları dahi okumadan, üçer kez “soruşturma sürüyor” yanıtını verdiler. Biz bu konunun peşini bırakmayacağız.”

Yeni Malatyaspor’u sahipsiz görüyorlar

Yeni Malatyaspor maalesef bir koalisyon ile bir ittifakla, bir el birliği ile bu duruma getirildi. Tam lig başlarken İstanbul’da başkan adayı aradılar. Ak Partili Milletvekilleri toplantı yaparak başkan adayı aradılar. O günden beridir Yeni Malatyaspor kötüye gidiyor. Burada kulüp yönetiminin sorumluluk alması gerekiyor. Maalesef yönetim ve siyasetçiler, federasyon iş birliği ile Yeni Malatyaspor ‘un hakları elinden alınıyor. Ciddi bir lobisi olmadığı için Yeni Malatyaspor ‘a gelen vuruyor, giden vuruyor. Hakem hatalarını VAR görmüyor. Niye, çünkü Yeni Malatyaspor’u sahipsiz görüyorlar. Sen iktidar partisisin, Federasyon Başkanı da senin adamın. Her gün iş verdiğin 5’li çetenin üyesi. Müdahale etsenize! Bu şehrin itibarı olan Yeni Malatyaspor el birliği ile yok ediliyor. Ligde sadece Yeni Malatyaspor düşmez. Malatya bir alt lig düşer. Bu nedenle herkesi Yeni Malatyaspor ile aynı safta yer almaya, Yeni Malatyaspor’a destek vermeye davet ediyorum.  Bizim de üzerimize düşen ne varsa her anlamda destek vermeye hazır olduğumuzu Malatya Basının önünde açıklıyorum.

Başkan Gürkan, Erdoğan’a kılıç vereceğine kar temizliğini kontrol etsin

Bu arada Malatya’da kar yağarken, Belediye Başkanı Selahattin Gürkan Erdoğan’a Damascus kılıcı hediye etti. Başkan keşke biraz da sokak aralarındaki karları temizleseydi. Malatya’da güneş doğarsa kar eriyor. Dua edelim ki Allah’a güneş doğsun kar erisin. Malatya’da yoğun kar yağışı nedeniyle bir halı sahanın çatısı çöktü, Galericiler Sitesi’nde iş yerlerinin önündeki çatılar çöktü, değişik yerlerde tavuk çiftliklerinin, Arapgir ve Yazıhan’da ağılların çatıları çöktü, kardan olumsuz etkilenen esnaflarımıza ve hayvan üreticilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Bu hafta da kar yağacak, umarım tedbir alırlar.”

Malatya’da üniversiteler kişiye özel ilanlarla gündeme geliyor

“Milletvekili seçildiğim günden beri, Malatya’nın değerlerini tartıştırmamak için elimden geleni yaptım. Bu değerlerimiz içerisinde İnönü Üniversitesi ve sonrasında açılan Turgut Özal Üniversitesi var. Üniversitelerimizin bilim yuvası olmasını, bilim ile öne çıkmasını istiyoruz. Ancak her iki üniversitemizde de kişiye göre açılan ilanlar, kişiye göre yapılan sınavlar bizleri derinden yaralıyor. 10 yılı aşkın süredir kadro bekleyen kişiler dururken ilandan 3 gün önce tez savunmasına giren kişiye özel kadro ilanına çıkılması etik değildir. İŞKUR’un Toplum Yararına Programlar kapsamında beden işçisi olarak girilen üniversitede 2 yıl sonra öğretim üyesi olunmaz, tüm kriterler uygun olsa da milyonlarca üniversite mezununun işsiz gezdiği ortamda bu yapılmamalı. Malatya’mızın ismini bilimsel çalışmalar ile Türkiye’ye duyurmasını beklediğimiz her iki üniversitenin liyakatsizlik örnekleri ile gündeme gelmesi kabul edilemez.”

Hekimhan ve Kuluncak’ta depremzedeler 6 yıldır ev bekliyor

“24 Ocak 2020’de Elâzığ Sivrice merkezli 6.7 büyüklüğünde meydana gelen depremde 37’si Elazığ, 4’ü Malatya’da olmak üzere 41 kişinin hayatını kaybetmişti. Depremin yıldönümünde hayatını kaybeden yurttaşlarımızı bir kez daha saygıyla anıyorum. Depremin hemen ardından 10 gün boyunca köy köy dolaşıp sıkıntıları yerinde tespit etmiş, yetkililerle görüşerek ihtiyaçları iletmiş, belediyelerimiz aracılığı ile yaraları sarmaya çalışmıştık. Maalesef 2 yılın ardından halen sarılmayan yaralar olduğunu görmek üzüntü verici. Erdoğan, 1 hafta önce Arnavutluk’taydı.13 ay önce temelini attıkları 42 milyon avroya mal olan 522 deprem konutunun teslimini gerçekleştirdi. Arnavutluk adına sevindik. Malatya ve Elazığ’da 2 yıl önce evleri başına yıkılan halen konteynırlarda kalan Türk vatandaşlarını kim sevindirecek? Bugün Yakınca’da, Kaynarca’da, Battalgazi’de, Kale’de teslim edilmeyen çok katlı evler bulunuyor. 3. Yılına giren depremin ardından halen; iş makinesi girmiyor, arazi uygun değil, kamulaştırılması henüz bitmedi. 2 katlı isterseniz yapamayız gibi ipe un serilerek yapılmayı bekleyen yüzlerce konut var. Sadece 24 Ocak depremi ile ilgili sorun yaşamıyoruz. 29 Kasım 2015 Hekimhan-Kuluncak Depremi’nin üzerinden 6 yıl geçti. 6 yıldır halen konutları teslim edilmeyen afetzedeler var. Hekimhan İlçesinde, 892’si ağır hasarlı Bin 155 konut, Kuluncak İlçesi’nde ise 122’si ağır hasarlı 168 konut tespit edildi. Hekimhan ve Kuluncaklı depremzedeler yıllardır hak ettikleri evlerin yapılmasını bekliyorlar. ‘Bürokrasiyi bitireceğiz’ diye iktidara gelenler, depremzedeleri bürokratik engellerle boğup ortada bıraktılar. 6 yılın sonunda nihayet yapılan konutlar ise yörenin iklim ve yaşam şartlarına uygun değil. Tek kat yapılan konutların deposu yok, vatandaşın varsa traktör ve ekipmanlarını, kayısı veya diğer ürünlerini koyacağı yer yok. Öznur Hanım, geçtiğimiz günlerde Hekimhan’ı çok sevdiğini, “126 konutun yapımının devam ettiğini” söylemiş. İnsan 6 yıl önce deprem olan yerde konutlar halen yapılıyor diye açıklama yapar mı? İyi ki Hekimhan’ı çok seviyormuş, sevmeseydi ne olurdu acaba. Devlet mağdur yaratan değil, mağduriyeti giderendir. Malatyalıları mağdur ettiğini yeter de artar. Hem 24 Ocak hem de 29 Kasım depremlerinin yaralarını sarın artık. Cumhurbaşkanından evleri henüz teslim edilmemiş depremzedeler için de yardıma koşmasını bekliyoruz.”

Yasağı getiren de, gündeme sokan da Cumhur İttifakı’dır

“Tütün yasağını bu memleketin gündemine Cumhur İttifakı soktu, yasağı da Cumhur İttifakı getirdi. 2017’de Doğanşehir ve Adıyaman’daki tütün üreticileri ayaklanmasaydı, biz bu konuyu Meclis’te yüksek sesle gündeme getirmeseydik yasak çoktan başlamış olacaktı. Bunu Adıyaman Milletvekilimiz Abdurrahman Tutdere ile gündeme getirdik, beraber Türkiye’yi ayağa kaldırdık. Meclis’te ben 10 kez konuştum. Tütün yasağı 2022 Ocak ayına ertelendi. Şimdi birileri şov yapma peşinde. Muhtarları alıp Ankara’ya getiriyor. Kardeşim, yasağı sen getirdin. Sen evet oyu verdin. Öznur Çalık muhtarlarla şov yapacağına bir önergeyle gelin yasağı kaldırın. Malatyalı, Adıyamanlı hemşerilerim bunlara inanmaya devam ederse daha çok bedel ödeyecek. Yetki Cumhur İttifakı’nda. Getirsinler önergeyi, 15 dakikada geçirelim. Bir aydan beri komisyonda ve Meclis’te bağırmaktan boğazımız yırtıldı. Bu yasağı getiren muhtarların peşine düştüğü vekilin partisidir. Biz haftaya da fakir fukaranın ekmeğini elinden alanlara karşı mücadele edeceğiz. Bu yasak tütün üreticileri ayağa kalkarsa ortadan kalkar.”

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ