29.03.2024 - Malatya Fırat Haber
REKLAM ALANI

Kayısı Ağaçları Neden Kuruyor ?

Kayısı Ağaçları Neden Kuruyor ?

 İlimiz Kayısı Bahçelerindeki Kurumalar…

Modern meyvecilikte amaç, diğer tüm tarımsal faaliyetlerde olduğu gibi birim alandan en yüksek verimi ve en kaliteli ürünü almaktır. Bu da, dünyanın meyvecilikte önde gelen ülkelerinin uygulamakta olduğu modern meyvecilik tekniklerini kullanmakla mümkündür. Bu teknikleri kullanabilmemiz ise, ancak meyve ağaçlarında cereyan eden fizyolojik olayları bilmemiz ve bu doğrultuda bitki besleme tekniklerini uygulamamız ile olabilmektedir. Meyve Ağaçlarında Çiçek Tomurcuğu Oluşumu,  bitki bünyesinde meydana gelen birçok karmaşık olayın sonucunda gerçekleşmektedir. Çiçeklenme ve tomurcuk oluşumu gerçekleşmeden ürün alınması mümkün olmamaktadır. Meyve ağaçları, çok yıllık bitkiler olmalarından dolayı, çeşitli iklim değişikliklerinden kolayca etkilenebilmektedirler. Çiçek tomurcuğu oluşumuna ve çiçeklenme üzerine; sulama, gübreleme, besin maddelerinin depo organlarında birikimi (karbon asimilasyonu)  gibi birçok faktör etkili olmaktadır.

Üreticilerin yanlış veya yetersiz teknikler kullanması ürünün, kalitesinin düşmesine, hastalık ve zararlıların çoğalmasına ve ekonomik kayıplara neden olmaktadır. 2017 -2018 yıllarında olduğu gibi kayısı bahçelerinde tek taraflı dal kurumaları daha sonrasında bu kurumaların ağaçların tümünü kaplaması ile ağaç ölümleri görülmeye başlanmıştı.  Özellikle; İlimizin Battalgazi, Yeşilyurt ve Yazıhan İlçelerinde Kurumaların yoğun olduğu, Kale, Darende ve Akçadağ İlçelerimizdeki kurumaların kısmen ve daha az yoğunlukta olduğu izlemine varılmış olup, Sahada daha önce yaptığımız makroskobik incelemelerde:

1-Yanlış sulama sistemlerinden ve derin dikimden kaynaklı phytophthora kök ve kökboğazı çürüklüğü (Phythophthora spp.) hastalığı

2– Eutypa geriye doğru ölüm (Eutypa spp.)hastalığı

3- Verticillium solgunluğu (Verticillium spp.) hastalık etmenleri

Reklam

Özellikle zayıf kalmış, yeterli sulama, gübreleme, bakım ve beslenme yapılmayan, budamaların yanlış yapıldığı ya da yapılmadığı ile koruyucu ilaçlamaların eksik yapıldığı bahçelerde bu hastalıklar daha sık görülmüştür.

2019 yılının içinde bulunduğumuz zaman itibariyle yukarıda ismi geçen hastalıklar ilimizin kayısı alanlarında çok az miktarda görülmesine rağmen sıcaklıkların artması ve meyvenin olum dönemlerinde meyve ağaçlarındaki besin elementlerini aşırı tüketmesi dolayısıyla ağaçların zayıf düşmesiyle tekrar ortaya çıkabilir. Çünkü bu hastalıklar toprakta ya da ağaçların bünyesinde bir şekilde yaşamını sürdürmektedir. Şartlar oluşmaya başladığında tekrar zarar oluşturmaya başlamaktadır.

Zararlılar olarak 2011 yılından beri Erik Koşnili, Capnodis Spp,  özellikle 2015 -2018 yılları arasında ise ilimizin kayısı bahçelerinin büyük kısmında Ağustos Böceğinin ve Yazıcı Böceğinin zararı devam ettiği için meyve ağaçlarını zayıflatmış söz konusu kurumaların bir kısmı da bu etmenlerden dolayı olmuştur. Üreticilerimiz gerekli tedbirleri almazlarsa kurumalar devam edecektir.

SONUÇ OLARAK:

1-Şu an itibariyle ilimiz kayısı bahçelerinde yukarıda bahsedilen 2017-2018 yıllarında görülen kurumalara benzer belirtiler çok ender olarak bazı bahçelerde görülmektedir. Özellikle kuruyan dalları budayıp bahçede uzaklaştırmayan ya da tam olarak kurumuş ağaçları kesip yok etmeyenler; bununla birlikte koruyucu ilaç yapmayan ve bilinçli gübreleme yapılmayan bahçelerde az da olsa kurumalar (enfeksiyon) devam etmektedir. Meyve ağaçlarında sürgünlerde ve kalın dallarda görülen kurumalar bu yıla ait olmayıp son 2-3 yılda meydana gelen ve temizliği yapılmayan kurumalardır.

2- Özellikle Yazıhan, Yeşilyurt, Kale, Akçadağ, Battalgazi ve Darende ilçelerimizde terkedilmiş bahçeler ya da gerekli ilgi gösterilmeyen çok sayıda bahçe bulunup bu bahçelerde ciddi kurumalar mevcut olup, geriye dönüşü de sağlanamayacak birçok bahçe mevcuttur.

3-2019 yılının çok yağışlı geçmesi nedeniyle, üreticilerimizin çiçeklenme döneminde zamanında koruyucu ilaçlama yapamamasından dolayı ilimizin hemen hemen her ilçe ve mahallesinde çok sayıda kayısı bahçesinde Çiçek Monilyası ve Çil Hastalığı zararı mevcuttur. Bu hastalıklardaki artış nedeni iklimin yağışlı geçmesinin yanı sıra üreticilerimizin gerek ekonomik gerekse ihmalkâr davranması,  zamanında ilaçlama yapmaması ve aynı etkili ilaçları yıllarca üst üste kullanması ya da iki defa kullanılması gereken ilaçlamaları bir kez yapması etkili olmuştur. Üreticilerimizin İl ve İlçe müdürlüklerimize uğramadan zirai ilaç bayilerinde reçete yaptırmadan ilaç kullanması ve doğru bir bilgiye sahip olmaması da etkili olmuştur.

3-Erik Koşnilinin bazı ilçe ve mahallerde büyük oranda azalmasına rağmen bu yıl da bazı meyve bahçelerinde zarar vermeye başlamıştır. Bu etmene karşı bakanlığımız geçici tavsiye verdiği iki ilaç mevcut olup. İl ve İlçe Müdürlüklerimize gelen üreticilerimize reçete yazılmakta ve ilaçlama zamanı ile ilgili bilgilendirme yapılmaktadır.

4-Bilinçsizce yapılan sulamalardan ve derin dikimden kaynaklanan phytophthora kök ve kökboğazı çürüklüğü (Phythophthora spp.) hastalığı çok sayıda bahçede görülmektedir. Bu yanlış sulama ve derin dikimden dolayı çok sayıda meyve ağacı yoğun strese girmiş ve ani solgunluk baş göstermiştir.

5- Üreticilerimiz sonbaharda % 3’lük bordo bulamacı kullanmadıklarından dolayı Bakteriyel Kanser (Pseudomonas syringae) hastalığından artış görülmüştür.

6- Özellikle sonbaharda kullanılan azotlu gübreler ve geç mevsimde yapılan sulamalar meyve ağaçlarındaki hassasiyeti artırdığı için bir yıllık sürgünlerde kurumalar yaygın olarak görülmüştür.

7- Organik tarım yapan üreticilerimizin kayısı bahçelerinde organik ilaç ve gübrelerin pahalı oluşundan, besleme ve mücadelede aksamalar olmuştur. Bu bahçelerde söz konusu hastalık ve zararlılar daha yaygın olarak görülmüştür. 2019 yılında Çiçek Monilyası ve Çil hastalığı en çok organik bahçelerde görülmüştür.

Çözüm olarak;

1-Kayısıda yaprak delen (çil) hastalığının bulaşma ve zarar yapma dönemi geldiğinde ağaçta meyve olsun olmasın üreticilerimizin çil hastalığı mücadelesini mutlaka yapmaları gerekir. Çil hastalığı sadece meyveyi etkilemekle kalmayıp ağacımızın, yaprak ve sürgünlerini de etkilemektedir. Özellikle meyve ağaçlarında ileriki dönemlerde sürgün ölümü ve yaprak dökümünün olmaması için üreticilerimizin mutlaka çil ilaçlamasını yapmaları önem arz etmektedir.

2– Kayısı ağacında yapraklar ve sürgünler belli bir büyüklüğe geldikten sonra özellikle Mayıs ayı içerisinde ilkbahar donlarından etkilenip kuruyan dallar ile monilya hastalığı bulaşmış dallar budanıp bahçeden uzaklaştırılarak yakılmalıdır.

3– Sulama sistemlerinden mümkün mertebe gölet usulü sulamalardan kaçınılmalı, mini spring sulama sistemlerinden herhangi biri ile kurulmuş ise bu sistemlerin ağaçların gövdesini ıslatacak şekilde değil taç iz düşümlerini ıslatacak şekilde kurulması sağlanmalı mümkün mertebe ağaçların kök ve gövde kısmına zarar verecek sulama, gübreleme gibi uygulamalardan kaçınılmalıdır. Özellikle kayısı üreticilerimiz artık çift damlama sistemlerine geçmelidir. Kayısı bahçelerinde en çok rastlanan kök çürüklüğü etmeni (Phytopthora), Verticicillium, Eutypa, Cytospora ve Bakteriyel kanser(Pseudomonas syringae) gibi fungal ve Bakteriyel etmenlerinin etkisini artıran en önemli unsurlardan biri de kök bölgesinin aşırı sulanmasıdır.

4-Kültürel tedbirlere ağırlık verilmeli bahçedeki kurumuş dallar kesilerek temizlenmeli ve yara yerleri aşı macunu veya su bazlı boya ile kapatılmalıdır. Budama aletleri ağaçtan ağaca geçilirken dezenfekte edilmelidir.

5-  İlimiz şartlarında budamalar Ağustos sonu ile Eylül ayları başında yapılarak bitkinin kendini toparlanmasına imkân verilmelidir. Hastalık etmenleri açılan yara yerlerinden giriş yaptığı için budanan kısımlar aşı macunu ile mutlaka kapatılmalı, Budama artıkları bahçeden uzaklaştırılmalı ve yakılmalıdır. Kurumaların bir sebebi de geç sonbaharda yapılan sulamalardır. Çiftçilerimiz geç sonbahar sulamalarından ve sonbahar mevsiminde aşırı azot gübre kullanımından mutlaka kaçınmalıdır.

6– Bitki besleme uygulamalarında mutlaka toprak ve yaprak tahlilleri yapılarak tahlil sonuçlarına göre eksikliği ortaya çıkan Bitki Besleme ürünleri zamanında ve doğru bir şekilde verilmelidir. Özellikle topraktaki faydalı böcek sayısının artması yanı antagonist canlıların artması yukarıda ismi belirtilen hastalık etmenlerinin azaltılması ya da etkisinin azaltılması için İlkbahar ve sonbahar mevsimlerinde bol miktarda yanmış hayvan gübresi ya da Humik asit (Leonardit) kullanması çok faydalı olacaktır.

7- Özellikle larvaları toprak altında zarar yapan Ağustos böceği ve Capnodis gibi zararlılara karşı kimyasal mücadele olmadığından bu zararlılara bahçe içerisinde kümes hayvanlarının bulundurulması, sürüm yapılarak larvalarının yok edilmesi ve yabancı ot temizliği gibi uygulamalara ağırlık verilmesi gerekmektedir. Nisan-Mayıs ile Ekim-Kasım aylarında Yağmurlardan sonra toprak tava geldiğinde hem bitki köklerinin havalanması hem de yabancı ot temizliğinin yapılarak böcek ve böcek yumurtalarının yok edilmesi amacıyla toprak işlemesi yapılmalıdır. Ağaç köklerinin zedelenmemesi için toprak işleme çok derin olmamalıdır. Sürüm derinliği 12-15 cm olmalıdır.

8-Kayısı ağaçlarında Erik Koşnili (Kabuklu Bit) varsa İl ve İlçe Müdürlüklerinde reçete yaptırılıp mutlaka doğru bir zamanda ve doğru ilaçlarla mücadele yapılmalıdır. Tavsiye dışı ilaçlar kullanılmamalıdır.

9-Sonbaharda kayısı ağacı yapraklarını %70-80 oranında döktüğünde özellikle bu yıl mutlaka %3’lük bordo bulamacı kullanılarak koruyucu önlem alınmalıdır. Çiftçimiz son yıllarda bordo bulamacını terk ettiği için hastalık etmenleri çok daha fazla artmış ve yayılmış bulunmaktadır.

10-Kayısı üreticilerinin hasat sonrası besleme ve mücadele yöntemlerini öğrenmesi, yukarıda belirtilen hususlara riayet etmesi, ayrıca kuruma görülen bahçe sahiplerinin İl ve İlçe Müdürlükleri ile temasa geçerek bu uygulamalarla ilgili bilgi sahibi olmaları ve reçetelerini yazdırmaları, konu ile ilgili sorunların çözümü için kayısı bölgelerinde toplantı talep etmeleri büyük önem arz etmektedir.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

 

                                              Tahir MACİT

                                                 Tarım ve Orman İl Müdürü V.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ